Haber Yuvası

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Ekonomi
  4. »
  5. İade Ekonomisi Üretimden Pahalıya Patladı: Lojistik Yükü Şirketleri ve Çevreyi Zorluyor

İade Ekonomisi Üretimden Pahalıya Patladı: Lojistik Yükü Şirketleri ve Çevreyi Zorluyor

Haber Yuvası Haber Yuvası -
16 0
iade ekonomisi - İade Ekonomisi Üretimden Pahalıya Patladı: Lojistik Yükü Şirketleri ve Çevreyi Zorluyor

E-ticaretin Göz Kamaştıran Konforu, Ardında Büyük Bir Yük Bırakıyor: İade Ekonomisi Mercek Altında

Günümüzün dijitalleşen dünyasında, tek tıkla alışverişin sunduğu kolaylık adeta bir devrim yarattı. Ancak bu konforun görünmeyen bir yüzü var: iade ekonomisi. Yaşar Üniversitesi Lojistik Yönetimi Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Melisa Özbiltekin Pala, hızla büyüyen bu ekonomik modelin hem işletmeler hem de gezegenimiz üzerindeki artan maliyetlerini ve çevresel etkilerini çarpıcı bir şekilde ortaya koydu.

Üretim Maliyetini Aşabilen İade Süreçleri ve Çevresel Etkiler

Dr. Pala’nın değerlendirmelerine göre, birçok durumda bir giyim ürününün (örneğin bir kazak) iade süreci, o ürünün üretim maliyetinden daha yüksek bir operasyonel yük getirebiliyor. Bu durum, işletmeleri zor kararlar almaya itiyor. Bazı şirketler, iade edilen ürünleri yeniden satışa sunmak için gerekli olan maliyetli işlemleri yapmak yerine, bu ürünleri imha etmeyi daha ekonomik bir çözüm olarak görebiliyor. Bu da hem kaynak israfına hem de çevresel kirliliğe yol açıyor.

Tersine Lojistiğin Karmaşık Dünyası

Çevrimiçi alışverişin yaygınlaşmasıyla birlikte, tüketiciler için hayatı kolaylaştıran iade süreçleri, lojistik sektörü için ciddi bir meydan okumaya dönüştü. Özellikle giyim sektöründe gözlemlenen yüksek iade oranları, ‘tersine lojistik’ kavramını ön plana çıkarıyor. Dr. Pala, masum görünen bir iade işleminin, aslında ürünün üretim maliyetini aşan operasyonel bir külfet yaratabildiğini ve önemli bir karbon ayak izine neden olabildiğini vurguluyor. Bu süreçlerin etkin bir şekilde yönetilmesinin hayati önem taşıdığına dikkat çekiyor.

Tek Bir İadenin Ardındaki Çok Katmanlı Süreç

Bir ürünün müşteriden alınıp depoya geri dönmesi, basit bir işlem gibi görünse de aslında oldukça karmaşık bir lojistik zincirini tetikliyor. Bu süreç; ürünün toplanması, taşınması, detaylı bir kalite kontrolünden geçirilmesi, yeniden paketlenmesi ve tekrar stoklara alınması gibi birden çok adımı içeriyor. Dr. Pala, bu adımların maliyetini şöyle açıklıyor: “Örneğin bir kazağın seri üretim maliyeti, ölçek ekonomisi sayesinde oldukça düşüktür. Ancak iade edilen tek bir ürün için yapılan toplama, taşıma, kontrol ve yeniden paketleme işlemleri, üretimine harcanan maliyeti rahatlıkla aşabilir.” Bu maliyet baskısı, işletmeleri iade ürünleri imha etme yoluna sürükleyebiliyor.

Görünmeyen Karbon Yükü: ‘Uyarmazsa İade Ederim’ Rahatlığı

Tüketicilerin en sık karşılaştığı iade nedenlerinden biri olan ‘beden uyuşmazlığı’, kontrolsüz bir şekilde yönetildiğinde önemli çevresel sorunlara yol açabiliyor. Dr. Pala, tüketicinin ‘uymazsa geri gönderirim’ rahatlığının arkasında yatan gizli karbon yükünü gözler önüne seriyor. Bir ürünün kargo ile toplanma merkezlerine, oradan ayrıştırma ve kalite kontrol birimlerine taşınması, yeniden paketlenmesi ve tekrar stoklanıp sevkiyata hazırlanması, ciddi bir enerji tüketimi ve karbon salınımı anlamına geliyor. Özellikle moda perakendeciliğinde, bu tersine lojistik süreci, ürünün ilk sevkiyatındaki karbon emisyonunu bile aşabiliyor ve sektörün ekolojik ayak izini artırıyor. Tüketicinin sıradan bir eylem olarak gördüğü ‘iade’ kararı, aslında ciddi bir çevresel maliyet oluşturuyor ve bu durum, iade ekonomisi süreçlerinin sürdürülebilirlik açısından yeniden ele alınmasını zorunlu kılıyor.

Çözüm Stratejik İyileştirmede Yatıyor

Dr. Pala, bu karmaşık sorunların üstesinden gelmenin yolunun stratejik iyileştirmelerden geçtiğini belirtiyor. Tersine lojistik süreçlerinin dikkatli ve planlı bir şekilde yürütülmesiyle risklerin minimize edilebileceğini ifade eden Dr. Pala, şunları ekliyor: “Taşıma planlamasının optimize edilmesi, enerji verimliliğine odaklanılması ve geri dönüşüm altyapısının güçlendirilmesi gibi adımlar, operasyonel verimliliği artırırken sürdürülebilirlik hedeflerine de ulaşmamızı sağlayacaktır. Doğru yönetilen bir tersine lojistik sistemi, hem işletmelerin maliyetlerini düşürür hem de çevresel sorumluluklarını yerine getirmelerine yardımcı olur.”

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir